Önce sömürgesizleşme ve ardından Soğuk Savaşın sonu,
yeni uluslararası nüfus hareketlerini beraberinde getirdi.
Kitlesel göç ve mülteci dalgalarının arttırdığı ekonomik,
sosyal ve kültürel çatışmalar, Avrupa'nın en istikrarlı
ve hoşgörülü demokrasilerini bile saran yeni etnik ve dinî
ötekileştirme sorunlarını besler oldu. Öte yandan
Türkiye'nin AB süreci, çok-etnili Osmanlı imparatorluğundan
Balkan, Kafkas ve Orta Doğu ulus-devletlerine geçiş
süreçlerinden devralınmış bir dizi azınlık sorununu yeniden
gündeme getiriyor. Bu sorunlar nelerdir? Hangi grupları
kapsıyor? Gerek ulusal ve gerekse uluslararası düzeyde,
çoğunluk ve azınlık grupları arasındaki ilişkiye, dil,
din ve kültür hakları nasıl uygulanabilir? Etnik, dinî veya
kültürel çeşitlilik, nasıl ve ne ölçüde, ortak bir değer
haline getirilebilir? HIST 485, bu gibi tarihsel ve güncel
konuların irdelenmesini amaçlamakta. Bu derse, ek bazı
yükümlülükleri yerine getirmek kaydıyla, lisansüstü düzeyde
kaydolma olanağı için, bkz HIST 585.
|